KEFE-İ SABRİ (DİVANÇE)

Amasyalı ünlü âlim ve şair Sabri Yetkin’in şiirleri kitaplaştırılmaktadır.

KEFE-İ SABRİ (DİVANÇE)

06 MİL-YZ. A 9211

MÜKÂFÂT

Amasya Müftüsü Sabri Yetkin Hoca’nın “Kefe-i Sabrî” İsimli Şiir Kitabı

Müftü Sabri Yetkin Bey’in hem şiirleri ve hem de hatıralarını ihtiva etmekte olup önemli bir eserdir. (Kamil Şahin/ 22.02. 2004)

1
“Kısasda hayat vardır” kelâm-ı ‘âlîsi bir büdlebe-i i‘câz-nümâ-yı îcârdur. Taksir-i ebedi “ insan ne vakit katil olursa katl olan ………………….

1
Gazel-i Nâbî
Sevâd-ı mümkinât âsâr-ı ṣun‘ı bî-sühan söyler
Kitâb-ı kâ’inât esrâr-ı Ḥaḳḳı bî-dehen söyler

Senüň gûşuňda isti‘dâd yok idrâḳine yoḳsa
Leb-i cûda kemâl-i ṣun‘ı her berg-i çemen söyler

Şühûd-ı nüsha-i ṣun‘a nev â nev bulmayan ḳudret
İdüp tazyi‘-i evḳâtın ḥikâyât-ı kühen söyler

Kibâre sû‘-i ḳaṣduň olduġu bâr âver-i ateş
Ḳıla‘ üzre lisân-ı top ile burc u beden söyler

O şûh âyînede ‘aksiyle eyler güft ü gû Nâbî
Bilen söyler nikât-ı râz-ı ḥüsn bilmeyen söyler
Kalıbı: Mefâ‘îlün Mefâ‘îlün Mefâ‘îlün Mefâ‘îlün / Bahr-i Hezec

‘Âkif Paşa rahmetli bu ufak sersebe-i hafidesi hakkında söyledikleri hissiyât-ı mehceye misâl anacak âsâr-ı nâdiredendir. Baraman hisali edir hemceldir ???????????????
2
Fâ‘ilâtün Fâ‘ilâtün Fâ‘ilün

Ṭıfl-ı nâzeninim unutmam seni
Aylar günler degil geçse de yıllar
Telh-kâm eyledi firâkıň beni
Çıḳar mı hâṭırdan o ṭatlı diller
Ḳıyılamaz iken öpmege teniň
Şimdi ne ḥâldedir nazik bedeniň
Aňdıḳça gülşende ġonca-deheniň
Yansın âhım ile kül olsun güller
Taġayyürler gelip cism-i semîne
Döküldü mü siyâh ebrû cebîne?
Ṣırma ṣaçlar yayıldı mı zemîne
Daġıldı mı ḳoḳladıġım sünbüller
Felegiň kînesi yerin buldu mu?
Gül yanaġıň reng-i rûyuň ṣoldu mu?
‘Acaba çürüdü ṭopraḳ oldu mu?
Öpüp oḳşadıġım o pamuk eller

2
3
Güfte-i Sabrî
Mef‘ûlü Mefâ‘îlü Mefâ‘îlü Fe‘ûlün

Tahsîl-i ‘ilime çalışup kesb-i kemâl it
Zîrâ ki ‘ilim ‘âlime altunlu kemerdür

Sa’y eyle ki göňlüň ola ‘irfân ile memlû
Maḳbûl-i Hüdâ dünyada ‘uḳbâda hünerdür

Câhil eger olsa na’il-i rütbe-i ‘ûlyâ
Ḳadri yoḳ anuň kendisi har sevbi semerdür

Tîr-i ġam-ı dünyâ-yı denî ‘ârife geçmez
‘İlm ü ḥikemî tîr-i ġama ḳoca siperdür

Ṣâf eyleye gör ḳalbiňi evvelce sivâdan
Zîrâ ki göňül (her) demde tecellîye maḳardur

Envâr-ı şerîfiyle bezet ḥilye-i zâtıň
Ṭut ḥaḳ yolu kim sâliki Sıddıḳ ü ‘Ömerdür

Ḥırs u emeli ‘ilm-i tasavvuf ile öldür
Kim ḥırs u emel ḳalbi yaḳan özge şererdür

Sâbit ḳadem ol her mihene bâb-ı rızâda
Her iş ki ẓuhûr eyleye aḥkâm-ı ḳaderdür

Dûçâr-ı ġumûm olduġıňa gel esef itme
Dünyâda felâket de mürebbî-i beşerdür

Ey mest-i mey-i ni’met-i dünyâ olan aḥmaḳ
Zannetme ki dünyâ saňa her demde maḳardur

Encâma irerse seniň enfâs-ı ḥayâtıň
Kâruň hemen ‘uḳbâ iline seyr ü seferdür

Zannetme ki tasrif idesiň mülk-i fenâyı
Bâḳî ḳalacaḳ mâmelek ancaḳ ḳara yerdür

Ṣabrî kesiver pendini şimdi buracıḳda
‘Âmil olana işte bu pend dünye degerdür

921’lerin evvelinde üçüncü pazar günü Selağzı’ndan ‘Acem Hasan Ağa’dan işitdiğim şu:
Cihânda kelle saġ olsun külâh eksik degil merde
Külâhdan ṣat bugün harc it tıfılî olma tâ mürde
Ben de gâyet zevkimi ohşamağla tarfımdan o anda şöyle tafdîl itdim:
4
Mefâ‘îlün Mefâ‘îlün Mefâ‘îlün Mefâ‘îlün

Metânet lâzım insânda ki bula çâre her derde
Vefâdâr ol vefâ insâna lâzım her an (ü) her yerde
Eger ‘aḳl ü fikir nâḳıṣ ise vücûddaki serde
Ne ḥâṣıl eyler insâna yemekle çok pilav zerde
Gözüm nûrı sözüm ṭut derdiňi ḳatma yine derde
Benim pendim güzel penddir saňa yarar çü her yerde
Ṭaḳılma zülfüne yâriň cünûn-ı ‘aşḳı terk eyle
Var iken mürşidiň Ṣabrî anı ṭut cân ile serde

“Külâhın ṣat kelin harc it ki muhtâc olma tâ merde”
Vâkıf

Bu dahi aynı günde söylenmişdir:
5
Fâ‘ilâtün Fâ‘ilâtün Fâ‘ilâtün Fâ‘ilün
Gözleriň kirpikleriň mecrûḥ ḳıldı sînemi
Cân alan cellatlara sen ey güzel sulṭân mısıň

Hâne-i ṣabrımı vir dil-âşinâ başdan başa
Ay mısıň yâ gün müsüň yâ âteş-i sûzân mısıň

Merḥamet eyle benim ḥâlim bilen iḫvân baňa
Sende kâfir bilmezem ḫandân mısıň nâlân mısıň

Baġlar içre artdı derdi bülbülüň derdim görüp
Ey güzeller şâhı sen şâdân mısıň giryân mısıň

Gel kerem ḳıl zâtıňı bildir bu ṣabrî ‘âcize
Cin misiň insân mısıň bâ-cân mısıň cânân mısıň

İsmimizden ittihâdında dilâ yoḳ iḥtilâf
İttihâd cism ile diyem saňa sen şem cân mısıň

6
Fâ‘ilâtün Fâ‘ilâtün Fâ‘ilâtün Fâ‘ilün

Nev-civânı pîr ider pîri ider ifnâ bu dehr
Vaḳt olur ki aḥsen-i şey iḳbah-ı vucûd olur

Ḳış yazı eyyâm leyâli [gün günü] ta‘ḳîb ider
Bâḳi ancaḳ zât-ı Ḥaḳdır küll-i şey nâbûd olur

Eyleme iḳbâl ile edbâr-ı dehre i‘tibâr
Bir zamân mevcûd olan diger zamân mefḳûd olur

Tâ ezelden ḥükmi budur dehr-i dûnuň dâ’imâ
Halḳ içinde bir zamân menfûr olan maḥmûd olur

Ṣabriyâ kes sesiňi eyle sükûtı iḫtiyâr
Nuṭḳını sedd eyleyenler dâ’imâ ma‘mûr olur

Bu yazı Makalelerim kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.